ÇALIŞANLARIN SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI HAKLI FESİH SEBEBİ OLUŞTURUR MU?

İş hukuku kapsamında işverenlerin işçilere karşı ücret ödeme, eşit davranma, iş sağlığı ve güvenliğini sağlama, dinlenme haklarını tanıma ve işçiyi gözetme gibi yükümlülükleri bulunduğu gibi, işçilerin de işverene karşı sadakat, doğruluk ve bağlılıkla davranma, iş görme borcunu yerine getirme, işyeri kurallarına uyma ve rekabet etmeme gibi yükümlülükleri mevcuttur. Tarafların bu karşılıklı yükümlülüklere uygun hareket etmesi, iş ilişkisinin dengeli ve uyumlu bir şekilde sürdürülmesini sağlarken, aksi durumlar hukuki sorumlulukları beraberinde getirmektedir. 

Günümüzde sosyal medya bireylerin aktif olarak yer aldığı, sosyalleşmek, haberleşmek ve fikirlerini beyan etmek amacıyla özel hayatlarını paylaştıkları vazgeçilmez bir iletişim alanı haline gelmiştir. Çalışanlar günlük yaşamlarının büyük bir bölümünü geçirdikleri iş yerleri ve işverenleri hakkında da paylaşımlarda bulunmakta olup bu durum ise kimi zaman işverenler açısından birtakım hukuki sorunlarla karşılaşılması gündeme getirilebilmektedir. Hal böyle olunca, sosyal medya, yalnızca kişisel kullanım alanı olmanın ötesine geçerek kişilerin iş hayatını doğrudan etkileyen bir faktör haline gelmektedir.

İşverenler, çalışanlarının sosyal medya paylaşımlarının işletmeye zarar verip vermediğini değerlendirmekte ve bazı durumlarda bu paylaşımlar nedeniyle iş sözleşmesini feshetme yoluna gidebilmektedir. Peki hangi hallerde çalışanın iş sözleşmelerinin feshi hukuka uygun olacaktır? Aşağıdaki başlıklarda bu konuları ele alacağız:

  • Çalışanların Hangi Sosyal Medya Paylaşımları Ne Kapsamda Haklı Fesih Sebebi Sayılabilir?

Günümüzde iş ilişkilerinin yalnızca fiziksel çalışma alanlarıyla sınırlı olmadığı, dijital platformların da bu ilişkinin bir parçası haline geldiği dikkate alınmalı ve özellikle çalışanlar sosyal medya paylaşımlarında da iş hukuku kapsamındaki yükümlülüklerini gözeterek hareket etmeleri gerektiğini unutmamalıdırlar. Zira, sosyal medyada yapılan paylaşımlar işverenin itibarını zedeleyebileceği gibi, işyerindeki çalışma düzenini ve iş ilişkilerinin güvenilirliğini de olumsuz etkileyebilir. Bu kapsamda, örnek halinde belirtilen durumlar 4857 sayılı İş Kanunu ve iş hukukunun temel ilkeleri çerçevesinde işverenler tarafından sıklıkla haklı fesih sebebi olarak değerlendirilebilir.

 

İş Arkadaşlarını veya Üstlerini Hedef Alan Olumsuz Paylaşımlar

İş yerinde huzurlu bir çalışma ortamının sağlanması, işçilerin iş yeri kurallarına uyma yükümlülüğünün bir gereğidir. Çalışanın, iş arkadaşlarını veya yöneticilerini hedef alan aşağılayıcı, tehditkâr veya dedikodu niteliğinde paylaşımlar yapması, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-(d) bendi kapsamında “İşçinin işverene yahut onun ailesine veya işverenin başka işçisine sataşması” gerekçesiyle işveren açısından haklı fesih sebebi oluşturabilir.

 

Gizlilik ve Ticari Sırların İhlali

İşverenin ticari sırlarının, müşteri bilgilerinin veya kurumsal stratejilerinin çalışanın sosyal medya paylaşımları yoluyla ifşa edilmesi, işverenin maddi veya manevi zarara uğramasına neden olabilmektedir. Bu durum, işçinin sadakat borcuna aykırılık teşkil etmekte olup, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-(ı) bendi kapsamına, “İşçinin kendi isteği veya ihmalinden kaynaklı olarak işin güvenliğini tehlikeye düşürmesi” kapsamında haklı fesih nedenlerinden biri olarak kabul edilebilir.

 

İşvereni veya İşyerini Küçük Düşürücü ve Hakaret İçeren Paylaşımlar

Mevzuat çerçevesinde, işçinin doğruluk ve bağlılık borcu, işverene karşı sadakat göstermesini gerektirir. Çalışanın, işverenin veya iş yerinin itibarını zedeleyen, hakaret, iftira veya asılsız iddialar içeren sosyal medya paylaşımları yapması, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-(b) bendi uyarınca “İşverenin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf edilmesi veya işveren hakkında asılsız ihbarlarda bulunulması” kapsamında haklı fesih sebebi olarak değerlendirilebilir.

 

Şirket Politikalarına Aykırı veya İşyerinin Kurumsal Değerleriyle Çelişen Paylaşımlar

İşverenin kurumsal kimliği ve itibarı ile bağdaşmayan; ırkçı, ayrımcı, şiddet içerikli veya etik kurallara aykırı sosyal medya paylaşımları, işçinin işyerine zarar vermeme yükümlülüğüne aykırılık teşkil etmektedir. Söz konusu paylaşımlar, işyerinin itibarını ve güvenilirliğini zedelediği takdirde, iş sözleşmesinin haklı veya geçerli nedenle feshine yol açabilir. Bu noktada, ilgili paylaşımın fikir özgürlüğü kapsamında olup olmadığı değerlendirilmelidir. Nitekim, Yargıtay’ın  bu yöne kararları mevcuttur. (T.C. Yargıtay 7.Hukuk Dairesi Esas:2014-6519 Karar:2014-12285 Karar Tarihi:03.06.2014)

 

Rakip Firmalara Destekleyici veya İşverene Zarar Verici Paylaşımlar

İşçinin çalıştığı işyeri aleyhine rakip firmaları öven veya işvereni zor duruma sokacak paylaşımlar yapması, işçinin sadakat borcuna açıkça aykırıdır. İş hukuku kapsamında, işçinin işverenin menfaatlerini koruma yükümlülüğü bulunduğundan, bu tür paylaşımlar işverenin rekabet gücünü zayıflatacağından 4857 sayılı İş Kanunu’nun (h) bendi kapsamında haklı fesih sebebi oluşturabilir. 

 

Çalışma Saatleri İçinde Uygunsuz Sosyal Medya Kullanımı

İşçinin iş saatleri içerisinde sürekli sosyal medya kullanması, iş görme borcunun ihlali anlamına gelebilir. Özellikle çalışanın asli iş yükümlülüklerini kasten aksatacak şekilde sosyal medya ile ilgilenmesi, somut olayın şartlarına göre, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/II-(h) bendi uyarınca “İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi.” olarak değerlendirebilir ve işverene haklı fesih hakkı tanıyabilir. 

 

Bu noktada, çalışanın sosyal medya kullanımının ne derece yoğun olduğu ve performansını ne ölçüde etkilediği dikkate alınmalıdır. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin birçok kararında, sosyal medya kullanımının performansı etkileyecek derecede yoğun olduğunun ve işverenin performans düşüklüğüne işçinin sosyal medya kullanımının sebebiyet verdiğinin ispatı halinde, bu durumun işverene tazminatsız fesih hakkı değil, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. maddesi kapsamında geçerli nedenle (tazminatlı) fesih hakkı verdiğine hükmettiği görülmektedir.

Bu durumlar, uygulamada en sık karşılaşılan haklı fesih sebepler olmakla birlikte bunlarla sınırlı değildir. Her somut olayın, işçinin işverene karşı taşıdığı yükümlülükler doğrultusunda, kendi özel koşullarına göre dikkatlice değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır. 

  • Çalışanların Mesai Saatleri Dışındaki Paylaşımları Haklı Fesih Sebebi Oluşturabilir Mi?

Çalışanların mesai saatleri dışında sosyal medya paylaşımları yapmasının işveren açısından fesih hakkı doğurup doğuramayacağı, sıkça karşılaşılan bir sorudur. Bu noktada, önemli olan çalışanın yaptığı sosyal medya paylaşımıyla işverene zarar verip vermediğidir. Eğer paylaşım, işverenin itibarını zedeliyor, iş ilişkisini olumsuz etkiliyor ya da işyerinin çıkarlarına zarar veriyorsa, mesai saatleri içinde veya dışında yapılmış olması gözetilmeden işverenin haklı nedenle fesih hakkı doğurabilmektedir. Bu noktada, paylaşımın içeriği, işverene olumsuz etkisi ve çalışan ile işveren arasındaki ilişki gibi faktörler değerlendirilerek sonuca gidilmelidir.

Sonuç olarak, çalışanların sosyal medya paylaşımları, işyerine ciddi zararlar verebilir ve bu durum işveren açısından haklı fesih sebebi oluşturabilir. Ancak, işverenin fesih hakkını kullanabilmesi için, paylaşımın işyerinin çıkarlarına ciddi zarar vermesi, çalışma barışını bozan içerikler taşıması ve işyerinin itibarı üzerinde olumsuz etkiler yaratması gerekmektedir. Her somut olayın, işçinin işverene karşı sadakat, rekabet etmeme, gizlilik yükümlülükleri gibi iş hukuku temel ilkeleri çerçevesinde geçerli fesih kapsamında ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, her durumun özelliğine göre iş sözleşmesinin feshi, haklı veya geçerli nedenler ile yapılabilir.

Helin Kızılkaya