Bilişim, Medya ve Fikri Mülkiyet

KONVANSİYON 108+

Kovansiyon 108 (“Konvansiyon”) olarak da bilinen Kişisel Verilerin Otomatik İşleme Tabi Tutulması Karşısında Bireylerin Korunması Sözleşmesi, imzaya açılmasından bu yana geçen 35 yılda 40’tan fazla Avrupa ülkesinde uluslararası veri koruma hukukuna temel teşkil etmiş, bunun yanında Avrupa kıyılarının çok ötesindeki politika ve mevzuatı da etkilemiştir. Yeni bilgi ve iletişim teknolojilerinin artan kullanımı, işleme faaliyetlerinin küreselleşmesi ve kişisel verilerin her zamankinden daha yoğun akışından kaynaklanan gizlilik problemlerinin daha iyi ele alınması için Konvansiyon’un yenilenmesi ve aynı zamanda değerlendirme ve takip mekanizmasının güçlendirilmesi gerektiği, insan hakları ve temel özgürlüklere, özellikle de özel hayatın gizliliği hakkına yönelik her geçen gün yeni zorlukların doğmasıyla açıkça ortaya çıkmıştır.

Yenileme çalışması, uluslararası veri koruma belgelerinin aynı doğrultudaki çeşitli reformları kapsamında ve 1980 (2013’te gözden geçirilmiş) Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) Özel Yaşamın Korunması ve Kişisel Verilerin Sınır Ötesi Akışına İlişkin Rehber İlkeleri, 1990 Birleşmiş Milletler Bilgisayarla İşlenen Kişisel Veri Dosyalarına İlişkin Rehber İlkeleri, 1995’ten bu yana Avrupa Birliği (AB) düzenlemeleri, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği Gizlilik Çerçevesi (2004) ve 2009 tarihli Kişisel Verilerin İşlenmesi bakımından Gizliliğin Korunmasına İlişkin Uluslararası Standartlar dikkate alınarak gerçekleştirilmiştir.

Konvansiyon’un temel amacı, bireyleri kişisel verilerinin başkaları tarafından işlendiğini bilecek, anlayabilecek ve kontrol edebilecek bir duruma getirmektir. Buna göre özellikle kişisel özerklik hakkı ve bireyin mahremiyet hakkından ve ayrıca kişilerin saygınlığından kaynaklanan kişisel verilerini kontrol etme hakkı açıkça ifade edilmiş ve insanın saygınlığı, bireylerin yalnızca nesne olarak değerlendirilmemeleri için kişisel verileri işlerken güvencelerin kullanılmasını gerekmektedir.

Konvansiyon, bilgilerin işlenmesi ve kişisel verilerin korunması ile ilgili belirli şartlar ve kısıtlamalar getirdiği farklı menfaatler, haklar ve temel özgürlükler arasında dikkatli bir denge sağlamayı amaçlamaktadır. Kişisel verilerin korunması hakkının toplumdaki rolünü göz önüne alarak bireylerin çıkarlarının, haklarının ve temel özgürlüklerinin, gerektiğinde birbirleriyle uzlaştırılması gerektiği ilkesi vurgulanmaktadır. Veri koruma hakkı, örneğin görüş belirtme ve bilgi alma ve verme özgürlüğünü içeren Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. Maddesinde (ETS No. 5) belirtilen “ifade özgürlüğü” ile birlikte ele alınmaktadır. Ayrıca Konvansiyon, mutlak olmayan veri koruma hakkının kullanılmasının, kamunun resmî belgelere erişimini engellemek için genel bir araç olarak kullanılmaması gerektiğini vurgulamaktadır.

Konvansiyon 108, koyduğu ilkeler ve içerdiği değerler aracılığıyla uluslararası veri akışları için bir çerçeve sağlayarak bireyi korur. Küresel bilgi akışlarının modern toplumda giderek daha önemli bir rol oynaması, temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasını sağlayarak yeniliği tetiklediği, sosyal ve ekonomik ilerlemeyi geliştirdiği, aynı zamanda kamu güvenliğini sağlamada hayati bir rol oynadığı için önemlidir. Bir bilgi ve iletişim toplumunda kişisel verilerin akışı, bireylerin temel hak ve özgürlüklerine saygı duymalıdır. Ayrıca, yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesi ve kullanılması da bu haklara saygı göstermelidir. Bu, yeniliklere ve yeni teknolojilere güven tesis etmeye yardımcı olacak ve gelişimlerini daha da kolaylaştıracaktır.

Gözetim otoriteleri arasındaki uluslararası iş birliği, bireylerin etkin bir şekilde korunmasında temel unsurlardan biri olduğundan Konvansiyon, soruşturma ve icra konusunda iş birliği ve bilgi alışverişi için uygun yasal temeli sağlayarak özellikle Tarafların karşılıklı yardımda bulunmalarını destekler ve bu iş birliğini güçlendirmeyi amaçlar.

Konvansiyon’da belirtilen güvenceler, uyruğu veya ikametgahı ne olursa olsun her bireye verilmektedir. Vatandaşlarla üçüncü ülke uyrukları arasında bu teminatların uygulanmasında ayrımcılığa izin verilmemektedir8. Veri korumasını bir devletin kendi vatandaşlarına veya yasal olarak ikamet eden yabancı uyruklulara sınırlayan hükümler, Konvansiyon ile uyumlu değildir.

Bizi Tanıyın

Biz iş dünyasının hukuk danışmanıyız.

Türkiye’de sürdürülebilir büyüme, gelişme ve istikrar içerisinde iş yapmanın nasıl bir emek ve özen gerektirdiğini iyi biliyoruz.

Güncel Yazılar

Bize Soru Sorun

Bir Uzmanla Görüşün