Şirketler ve Ticaret Hukuku

YABANCI ŞİRKETLERİN TÜRKİYE’DE ŞUBE AÇMA SÜRECİ

Günümüzde globalleşen dünya ve gelişen ticaret hayatı ve büyüme, faaliyet alanı genişletmek isteyen yabancı şirketlerin Türkiye pazarına açılma gayelerinin artması sebebiyle birçok şirket Türkiye de şube açmak istemektedir. Türkiye’de herhangi bir hukuki ve şirket yapılanması olmayan şirketler için şube açma süreci, sıfırdan şirket kurmaya göre daha cazip kalmaktadır. Şube açılış surecinde şirket kurmaya göre asgari sermaye tutarı oluşturmak gerekmediği gibi, yabancı yatırımın teşviki ve desteklenmesi kapsamında finansman ve vergi alanlarında birçok avantaj sunan ülkemiz ekonomik ve hukuksal revizyon sayesinde yabancı yatırımcıların bizzat ülkeye gelmesine gerek kalmadan vekaletname usulü ve yoğun bürokratik işlemlere maruz kalmadan yabancı yatırımcıya düşük masraflarla şube, irtibat ofisi veya şirket kurma imkânı tanımaktadır.

6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nda (“TTK”) şubenin açık bir tanımı yapılmamıştır. Ancak Ticaret Sicili Yönetmeliği madde 118.1 de yer alan şube kavramının tanımına göre şubelerin,
– bir merkeze tabi olması,
-bağımsız olması ve
-merkezden ayrı bir yerde faaliyet göstermesi gerekmektedir.

Bu özellikleri taşıyan şubeler için T.T.K. m.40. Uyarınca, (ana şirketin yurtdışında bulunması hali dahil olmak üzere) şube’nin bulunduğu yerdeki Ticaret Siciline tescil edilmesi gerekmektedir. Şubeler ana şirketin bir uzantısı olarak yapılanmaktadırlar ve merkeze bağlı özerk yapılardır. Ayrı bir yönetim biçimi ve muhasebesi olmakla beraber asıl şirketin mülkiyetine sahip olan gerçek veya tüzel kişiye aittirler ve ticaret unvanı belirleme zorunlulukları bulunmaktadır. Şubelerin yaptığı işlemler sebebiyle açılan davalarda ise şubeler bu davalarda kendilerini davalı veya davacı olarak temsil etme yetkilerine sahiptir. Eklemek gerekir ki, iflas davaları bakımından şubelerin dava ehliyeti bulunmamaktadır ve iflas davasının ana şirket aleyhine olarak ana şirketin bulunduğu yerde açılması gerekmektedir.

Yabancı Şirketlerin Türkiye’de Şube Açabilmesi için Gerekli Hukuki Prosedür

Öncelikle şube kuruluş işlemleri için, Ticaret Sicil’in on-line başvuru sistemi olan Mersis sistemi üzerinden alınan talep numarası ve gerekli evraklar ile Ticaret Sicil Müdürlüğüne başvurulması gerekmektedir. Ardından Türkiye’de şube açmak isteyen yabancı şirketler Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından izin alınmalıdır. Kuruluş için gerekli belgeler bakımından yabancı dillerde hazırlanmış belgelerin onaylı Türkçe çevirileri başvuru esnasında hazır bulundurulmalıdır. Belgelerin bir kısmı Ticaret Odası kayıt işleminde, diğer kısmı Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına yapılacak başvuruda kullanılacaktır.

Şubeye Atanması Gereken Tam Yetkili Temsilci Hangi Özellikleri Taşımalıdır?

Yabancı şirketlerin Türkiye’de şube açması için Türkiye’de ikametgâh eden tam ve sınırsız yetkili bir temsilciyi ataması gerekmektedir. Şube temsilcisi şirket esas sözleşmesinde yer alan hukuki işlemleri yerine getirme, şube işlemleri sebebiyle açılan davalarda şirketi temsil etme, açılacak tali şubelere vekil tayin etme yetkisi gibi yetkilere sahip olacaktır.

Şube ve Şube İşlemlerinin Ticaret Siciline Tescili

T.T.K.’ya göre şubelerin ticaret siciline tescili zorunlu olmak olup, bu tescil işlemi 15 gün içinde yapılmalıdır. Şubelerin ticaret unvanlarını belirlemesi ve yaptığı işlemlerde bu unvanı kullanması gerekmektedir. Yabancı şirketin Türkiye’de açacakları ilk şubelerinin unvanı: “Merkez unvanı + merkezin bulunduğu ülke + İstanbul Merkez Şubesi “şeklinde belirlenmelidir. Bu şubenin açılışından sonra açılan diğer şube unvanlarında “Merkez” kelimesine yer verilmez. Bu doğrultuda, açılan ilk şube merkez şube adına altında tescil edilmelidir ancak ilk şube tescili sonrası açılacak şubeler yerli ticari işletmelerin şubeleri gibi tescil edilmektedir. Vergi dairelerinde şube açılış işlemleri yapabilmesi içinsicil nezdinde tescil prosedürünün tamamlanması gerekmektedir.

Yabancı şirketlerin Türkiye’de kurulacak olan Şubelerin Vergi Mükellefiyetleri
Türkiye’de ticari faaliyet gösteren ve gelir el eden her şirket vergi mükellefidir ve faaliyet konusuna göre belirli vergi yükümlülükleriyle sorumludur. Türk hukukunda bu vergiler kurumlar vergisi, gelir vergisi ve katma değer vergisi olarak düzenlenmiştir. SGK’ya kayıt ise ticaret siciline tescil esnasında, ticaret sicili tarafından otomatik olarak yapılmaktadır.

Sonuç olarak, Türkiye’de faaliyet göstermek isteyen yabancı şirketler; şube açma yoluyla, daha az masraflı, hızlı ve ana şirkete bağlı olması sebebiyle de kontrol mekanizması açısında da daha avantajlı bir biçimde yapılanabilirler. Bu yapılanma oluşturulurken, mevzuattan kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilmesi oldukça önemli olup, gerekli yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde idari para cezasıyla karşılaşmak kaçınılmaz olacaktır.

Yağız Öztim

Bize Soru Sorun

Bir Uzmanla Görüşün