Şirketler ve Ticaret Hukuku

HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI, TÜRK ŞİRKETLERİNİN SERBEST BÖLGELER’DE YER ALAN ŞUBELERİNİN DE DÖVİZLE ÖDEME YASAĞI BAKIMINDAN “TÜRKİYE’DEKİ YERLEŞİK KİŞİ” SAYILDIĞINI AÇIKLADI

Hatırlanacağı üzere, 13 Eylül 2018 tarihli 30534 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanan “Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar’da Değişiklik Yapılmasına Dair Karar” (“Karar”) ile önemli bir değişikliğe imza atan bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesi yürürlüğe girmiştir. Bahsi geçen kararla, 32 sayılı Karar’ın dördüncü maddesine eklenen (g) bendi; Türkiye’de yerleşik kişilerin Bakanlıkça belirlenen haller dışında, kendi aralarında, menkul ve gayrimenkul alım satımı, taşıt ve finansal kiralama dâhil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralaması, leasing sözleşmeleri ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya döviz endeksli kararlaştıramayacaklarını düzenlemiştir.

Anılan Kararnameye müteakip, Hazine ve Maliye Bakanlığı (“Bakanlık”) ise; 19/04/2022 tarihli, 31814 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanan “Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ” yayınlamış, Türkiye’deki yerleşik kişilerin aralarında akdettikleri taşıt dışındaki menkul satış sözleşmelerindeki ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden belirlenebilse de ödemelerin Türk Lirası cinsinden gerçekleştirileceğini düzenlemiştir.

Söz konusu Karar’dan kaynaklanan kısıtlamaların uygulanmasında temel kriter, “Türkiye’de yerleşik kişiler” kavramı olduğundan, öncelikle bu kavramın kapsamını açıklamakta fayda var. Bu konuda uygulamacılardan da çok soru geldiği için Bakanlık Finansal Piyasalar ve Kambiyo Genel Müdürlüğü, hazırladığı 24.06.2022 tarihli, E-37518347-045.99-1314528 sayılı görüş yazısında (“Görüş Yazısı”) “Türkiye’de yerleşik kişiler” kavramını ele almıştır. Görüş yazısına göre Türkiye’de yerleşik şirketlerin serbest bölgede bulunan: şube, temsilcilik, ofis veya irtibat bürosu, işlettiği veya yönettiği fonlar, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzeri pay sahipliklerinin bulunduğu şirketler de Türkiye’de yerleşik kabul edilmektedir.

Türkiye’de yerleşim yeri bulunmayıp, yalnızca serbest bölgede faaliyet gösteren şirketler ise “yurtdışında yerleşik” olarak kabul edilmektedir.
Diğer taraftan, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu’nun 6. Maddesi gereği Serbest Bölgeler kambiyo mevzuatının uygulama alanının dışındadır. Buna istinaden serbest bölgelerde bulunan Türkiye’de yerleşik şirketler, kendi aralarında yapacakları işlemlerde sayılan döviz kısıtlamalarından muaf tutulmaktadırlar. Dolayısıyla serbest bölgede faaliyet gösteren şirketler kendi aralarında döviz cinsinden sözleşme akdedebilirler. Ancak Bakanlık, Görüş Yazısı’nda serbest bölgede faaliyet gösteren Türkiye’de yerleşik şirketlerin serbest bölge sınırları dışında Türkiye’de yerleşik bir şirket ile döviz cinsinden sözleşme akdetmelerinin mevzuata aykırı olacağını açıkça belirtmiştir. Dolayısıyla yalnızca serbest bölgede faaliyet gösteren Türkiye’de yerleşik şirketler kendi aralarında döviz cinsinden sözleşme yapabilmektedir.

Merkezi Serbest bölgede bulunmayıp, şubeleri aracılığı ile faaliyet gösteren şirketlerin, Türkiye’de yerleşik şirketlerle döviz cinsinden sözleşme akdetmeleri için en pratik yol ise, Bakanlık’ın uygun görüşünün alınabilmesi kaydı ile şirketin merkezini serbest bölge içerisine taşımak ve serbest bölge dışında Türkiye’de yerleşim yeri bulundurmamak olacaktır. Bu sayede, şirket “yurt dışında yerleşik” olarak kabul edilecek ve Türkiye’de yerleşik şirketlerle döviz cinsinden sözleşme akdedebilecektir.

Uğur Serkan Köksal

Bizi Tanıyın

Biz iş dünyasının hukuk danışmanıyız.

Türkiye’de sürdürülebilir büyüme, gelişme ve istikrar içerisinde iş yapmanın nasıl bir emek ve özen gerektirdiğini iyi biliyoruz.

Güncel Yazılar

Bize Soru Sorun

Bir Uzmanla Görüşün