İnsan Kaynakları ve İş Hukuku

İBRANAMENİN GEÇERLİLİK ŞARTLARI VE İŞÇİLİK ALACAKLARINA ETKİSİ

İbra alacaklının alacak hakkını tamamen yahut kısmen sona erdiren iki taraflı bir tasarruf işlemi olup işbu tasarruf işleminin tarafların ortak iradeleriyle ortaya koyulduğu belge “ibraname” yahut “ibra sözleşmesi” olarak nitelendirilmektedir. 

Türk Borçlar Kanunu’nun 420/2. Maddesinde Düzenlenen İbranamenin Geçerlilik Koşulları Nelerdir? 

  • İşçinin işverenden alacağına ilişkin ibra sözleşmesinin yazılı olması,
  • İbra tarihi itibarıyla sözleşmenin sona ermesinden başlayarak en az bir aylık sürenin geçmiş bulunması (bu şartın nedeni işçinin istifa anında baskı ile ibraname imzalamasının önüne geçmektir.),
  • İbra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça belirtilmesi (örneğin fazla çalışma ücreti olarak 5.000TL), 
  • Ödemenin hak tutarına nazaran noksansız ve banka aracılığıyla yapılması şarttır.

İşbu şartları taşımayan ibra sözleşmeleri veya ibraname 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 120/2.maddesi uyarınca kesin olarak hükümsüzdür. 

Bununla birlikte yukarıdaki şartların 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden sonra düzenlenen ibranameler için aranacağı göz önünde bulundurulmalıdır. 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun yürürlükte olmadığı dönem için ibranamelerin geçerliliği ilgili dönemde Yargıtay tarafından kabul edilen ilkeler çerçevesinde değerlendirilmektedir. Yargıtay 22.Hukuk Dairesi konuya ilişkin 15.10.2018 tarihli bir kararında; “Başka bir anlatımla 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun yürürlüğe girmediği dönem için ibranamenin geçerliliği sorunu, Dairemizin konuyla ilgili ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. Feshi izleyen bir aylık süre içinde ibraname düzenlenememesi ve ödemelerin banka kanalıyla yapılması zorunluluğu 01.07.2012 tarihinden sonra düzenlenecek ibra sözleşmeleri için geçerlidir.” değerlendirmesinde bulunarak Yargıtay’ın bu konudaki görüşünü açık bir şekilde ortaya koymuştur.

Hakkın Gerçek Tutarda Ödendiğini İçermeyen İbra Sözleşmeleri veya İbra Beyanını Bulunduran Diğer Ödeme Belgelerinin Niteliği Nedir?

Türk Borçlar Kanunu’nun 420. Maddesinin üçüncü fıkrasında; hakkın gerçek tutarda ödendiğini içermeyen ibra sözleşmeleri veya ibra beyanını bulunduran diğer ödeme belgeleri, içerdikleri miktarla sınırlı olarak makbuz hükmünde olduğu ifade edilmiştir. (Örneğin, fazla çalışma ücreti olarak 5 bin TL alındığı beyan edilen ibranameye imza atan işçinin gerçekte fazla çalışma alacağı tutarı 7 bin TL ise bu ibraname, alacağın 5 bin TL’lik kısmı için makbuz hükmünde olacaktır. Yani işçi, kalan 2 bin TL’lik fazla çalışma alacağını dava yoluyla talep edebilir.) Bu hâlde dahi, ödemelerin banka aracılığıyla yapılması şartına uyulmalıdır. Dolayısıyla işçiye elden yapılan ödemeler, ispat anlamında işvereni koruyucu nitelikte olmaz.

Aynı maddenin son fıkrasında ise, ibraname ile ilgili düzenleme ve geçerlilik şartlarının destekten yoksun kalanlar ve işçinin ölümü gibi hallerde işçi yakınlarının talep edebilecekleri tazminatlar da dâhil olmak üzere hizmet sözleşmesinden doğacak tüm tazminat alacakları için de uygulanacağı ifade edilmiştir.

 

Ekin Kocaman

Bizi Tanıyın

Biz iş dünyasının hukuk danışmanıyız.

Türkiye’de sürdürülebilir büyüme, gelişme ve istikrar içerisinde iş yapmanın nasıl bir emek ve özen gerektirdiğini iyi biliyoruz.

Güncel Yazılar

Bize Soru Sorun

Bir Uzmanla Görüşün