Yasal Mevzuata Uyum

Türk Rekabet Hukukunda Şirketlerin Birleşme Veya Devralma İşlemlerinin Rekabet Kurulu’na Bildirilmesi Yükümlülüğü

Türk Şirketlerin birleşme veya devralma işlemlerinin Rekabet Mevzuatında durumu 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (“Kanun”) Birleşme veya Devralma başlıklı yedinci maddesinde düzenlenmektedir. Şöyle ki, söz konusu madde Rekabet Kurulu’na (“Kurul”) hangi birleşme ve devralmaların hukuki anlamda geçerlilik kazanması için bildirilmesi gerektiğini Tebliğler aracılığıyla düzenleme yetkisi vermektedir.  Kurul, ilk olarak bu yetkiye dayalı bir Tebliğ çıkarmış ve 1997/1 sayılı ve 12 Ağustos 1997 tarihli söz konusu Tebliğ Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Daha sonra 2010 yılında Rekabet Kurulu tarafından 1997/1 sayılı Tebliğ ile mevzuat güncellenmiş ve 7 Ekim 2010 tarihinde 2010/4 sayılı “Rekabet Kurulundan İzin Alınması Gereken Birleşme Ve Devralmalar Hakkında Tebliğ” (“Tebliğ”) yayımlanmıştır. Son olarak 24.02.2017 tarihinde 2017/2 Sayıl “Rekabet Kurulundan İzin Alınması Gereken Birleşme ve Devralmalar Hakkında Tebliğ de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” yayımlanmış ve bu tebliğ ile Birleşme ve Devralmaları işlemlerine ilişkin 7. Madde de belirlenmiş olan ciro eşiklerine ilişkin değişiklikler yürürlüğe girmiştir.

Hangi tür işlemler Rekabet Mevzuatının ilgilendiği Birleşme ve Devralma işlemleri içerisinde yer alır?

Tebliğ’in 5. ve 6. maddesinde hangi işlemlerin birleşme ve devralma işlemleri olarak nitelendirilebileceği yer almaktadır.

Tebliğe göre aşağıda sayılan işlemler birleşme ve devralma işlemleri olarak nitelendirilebilir:

  • Kontrolde değişikliğe yol açan iki veya daha fazla teşebbüsün birleşmesi veya
  • Bir veya daha fazla teşebbüsün tamamının ya da bir kısmının doğrudan veya dolaylı kontrolünün, hisse ya da mal varlığının satın alınmasıyla, sözleşmeyle veya diğer bir yolla bir ya da daha fazla teşebbüs veya hâlihazırda en az bir teşebbüsü kontrol eden bir ya da daha fazla kişi tarafından devralınması.

Aşağıda sayılan işlemler ise birleşme ve devralma işlemleri olarak nitelendirilemez:

  • Kontrol değişikliğine yol açmayan grup içi işlemlerle diğer işlemler,
  • Olağan faaliyetleri kendileri veya başkaları hesabına menkul kıymetlerle işlem yapmak olan teşebbüslerin yeniden satış amacıyla satın aldıkları menkul kıymetleri, bu menkul kıymetlerden doğan oy haklarının menkul kıymetleri çıkaran teşebbüsün rekabet politikalarını etkileyecek şekilde kullanmamaları kaydıyla geçici olarak ellerinde bulundurmaları,
  • Kontrolün; tasfiye, infisah, ödeme güçlüğü, ödemelerin tatil edilmesi, konkordato, özelleştirme yapılması amacıyla veya benzeri bir nedenle ve Kanun gereği bir kamu kurum ve kuruluşu tarafından elde edilmesi,
  • Miras yoluyla edinim.

Hangi Birleşme ve Devralma işlemlerinin Kurul’a bildirilmesi gerekmektedir?

Türkiye’de birleşme veya devralma işlemlerinin Kurul’un denetimine tabi olup olmadığı ciro barajı sistemine göre belirlenmektedir. Bu sistemle, yapılacak işlemin eşikleri aşması durumunda teşebbüslere zorunlu bildirim yükümlülüğü uygulanmaktadır. Tebliğ’de ayrıca Kurul’dan izin alınmadan gerçekleştirilen işlemlerin belirlenen eşiklere uymaması durumunda işlemlerin hukuki geçerliliği olmayacağı da açıkça belirtilmektedir.

Tebliğ’in 7. maddesi uyarınca aşağıdaki eşiklerden herhangi birinin veya her ikisinin aşılması durumunda ilgili birleşme ve devralma işlemi hakkında Kurul’a bildirimde bulunulması zorunludur:

  • İşlem taraflarının Türkiye ciroları toplamının 100.000.000-TL’yi (yüz milyon) ve işlem taraflarından en az ikisinin Türkiye cirolarının ayrı ayrı 30.000.000-TL’yi (otuz milyon) veya
  • Devralma işlemlerinde devre konu varlık ya da faaliyetin, birleşme işlemlerinde ise işlem taraflarından en az birinin Türkiye cirosunun 30.000.000-TL’yi (otuz milyon) ve diğer işlem taraflarından en az birinin dünya cirosunun 500.000.000-TL’yi (beş yüz milyon)

 

Birleşme ve Devralma işlemlerine ilişkin bildirim kim tarafından ve nasıl yapılır?

Tebliğ’in 10. maddesi uyarınca; Kurul’a bildirim, taraflarca birlikte ya da taraflardan herhangi biri veya bunların yetkili temsilcileri tarafından yapılabilir. Bildirimde bulunan, diğer ilgili tarafı durumdan haberdar etmek zorundadır. Başka bir deyişle başvuru yapan taraf, başvuruyu diğer tarafa bildirmelidir. Bildirim işlemi, ilgili kişilerce Tebliğ’in ekinde yer alan bildirim formu (“Bildirim Formu”) ile yapılacak olup, taraflarca yapılan ortak bildirimler tek bir Bildirim Formu ile gerçekleştirilebilir. Kurul’un bildirim konusu bilirim hakkında karar vereceği ana kadar işlemlerde herhangi bir değişiklik veya gelişme olması halinde bu hususlar da derhal Rekabet Kurulu’na bildirilmelidir.

Kanun’un 10. maddesine kapsamında Kurul’un bildirim işleminden sonra 15 (onbeş) gün içinde birleşme veya devralma işlemine ilişkin müracaata herhangi bir cevap vermemesi ya da herhangi bir işlem yapmaması durumlarda, birleşme veya devralma anlaşmaları bildirim tarihinden 30 gün sonra yürürlüğe girerek hukukî geçerlilik kazanacaktır.

Birleşme ve Devralma işlemlerine ilişkin bildirimin usulüne uygun yapılmaması sonucu nedir? 

Tebliğ’in 10/6 maddesi uyarınca; Kanun’un 11. maddesi kapsamında birleşme ve devralma işleminin öncesinde yapılması gereken bildirimin işlem tamamlandıktan sonra yapılması veya bildirilmesi gereken birleşme veya devralmalara ilişkin Rekabet Kurulu’na hiç bildirimde bulunulmaması durumunda;

  • Birleşme ve Devralma İşlemi Kanun’un 7/1 inci maddesi kapsamında 2010/4 sayılı Tebliğe aykırı değilse, Rekabet Kurulu işleme izin verir ancak ayrıca idari para cezası uygular,
  • Birleşme ve Devralma İşlemi Kanunun 7/1 inci maddesi kapsamında 2010/4 sayılı Tebliğe aykırı olması halinde ise para cezası ile birlikte, birleşme veya devralma işleminin sona erdirilmesine; hukuka aykırı olarak gerçekleştirilmiş olan tüm fiili durumların ortadan kaldırılmasına; şartları ve süresi Kurul tarafından belirlenecek şekilde ele geçirilen her türlü payın veya mal varlığının eğer mümkünse eski maliklerine iadesine, bu mümkün olmadığı takdirde üçüncü kişilere temlikine ve devrine; bunların eski malik veya üçüncü kişilere temlik edilmesine kadar geçen süre içinde devralan kişilerin devralınan teşebbüslerin yönetimine hiçbir şekilde katılamayacağına ve gerekli gördüğü diğer tedbirlerin alınmasına karar verir.

Bu hususta verilebilecek idari para cezasının alt sınırı; 2021/1 sayılı “4054 Sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanunun 16’ncı Maddesinin Birinci Fıkrasında Öngörülen İdari Para Cezası Alt Sınırının 31/12/2021 Tarihine Kadar Geçerli Olmak Üzere Artırılmasına İlişkin Tebliğ” ile 1/1/2021 tarihinden 31/12/2021 tarihine kadar geçerli olmak üzere 34.809 TL olarak belirlenmiştir.

Avukat Buse Mercan

Bizi Tanıyın

Biz iş dünyasının hukuk danışmanıyız.

Türkiye’de sürdürülebilir büyüme, gelişme ve istikrar içerisinde iş yapmanın nasıl bir emek ve özen gerektirdiğini iyi biliyoruz.

Güncel Yazılar

Bize Soru Sorun

Bir Uzmanla Görüşün